17 Ekim 2012 Çarşamba

İyi ki kızkardeşim var


İyi ki kızkardeşim var


 

   O sıralar, 1998 gibi bunalımda olduğumdan çevremi pek düşünemiyordum.


Kızkardeşim o zaman lisede okuyor ve üniversiteye hazırlanıyordu. Beni çok seviyor ve halime çok üzülüyordu. Bir gece anneme “Ben üniversiteyi kazanmayayım yeter ki abim iyileşsin.” demiş.

Kimbilir Allah bu içten söylenen sözünden razı olmuştur. Şu anda beş yıldır gurbette ingilizce öğretmeni olarak görev yapıyor.


Bir ile ilk öğretmenlik tayini çıktığında yalnız gitti. Babam beni bırakamadığı için gidemedi. Kızkardeşim her işini yalnız halletti. Ama Rabbimiz onun her işini rastgetirdi. Geceleri onun için ağlar, çok dua ederdim.

 

       Hani bazı ikizler kardeşinin duyduğu acıyı hissederler ya. Dört yıl önce babamla tekerlekli sandalyemle sokakta geziyorduk. Yokuştan inerken tekerlekli sandalye hızlandı. Ön tekerler görmekte geciktiğimiz çukura düşünce ben öne doğru savruldum.


Ellerim üzerinde bir kaç metre kaydım. Ellerimin derileri sıyrıldı. Babam beni kaldırdı, tekerlekli sandalyeme oturttu.


Pansuman için eve geldik. Kızkardeşim kapıyı açtı. “Baba iki dakika önce öyle kalbim sıkıştı ki nefessiz kaldım, öleceğimi sandım” dedi.


Evet benim duyduğum acıyı aynı anda hissetmişti.


Seni çok seviyorum abicim. Allah’a binlerce hamdolsun böyle sevgi dolu kardeşler verdiği için...  Geçen yıl evlendi. (2007) Allah ona kalbi gibi temiz bir kulunu nasip etti hamdolsun. 2008 de yeğenim Ceren’im doğdu. (2010 da ise Allah bize yeğenim Azra'yı verdi.)


Kızkardeşim beni her gün arar. Telefonu kapatırken her zaman söylediğim son cümle: “I miss you” Yani seni özledim.

(Ceren de bu yaz -2010- ‘Dayı Ay missi yu’ diyor. Yiyesim geliyor. :) İngilizce öğretmeni annesi öğretmiş. -2013’te de yeğenim Azra …-)




 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder